time limit

English-Turkish Translation

  1. Noun süre sınırlaması
  2. belirli süre/ müddet, mühlet.
  3. Noun süre, mühlet, vade, zaman sınırı.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

lay down a time limit on one's acceptance
birinin kabulü için zaman sınırı tespit etmek Verb
alter the time limit
süre sınırını değiştirmek Verb
comply with a time limit
zaman süresine riayet etmek Verb
comply with a time limit
müddete riayet etmek Verb
exceed a time limit
zamansınırını aşmak Verb
exceed a time limit
zaman sınırını aşmak Verb
fail to observe a time limit
vadeye uymada kusur etmek Verb
failure to comply with the time limit
zaman sınırını aşma
lay down a time limit
vade koymak Verb
lay down a time limit
zamansınırını belirlemek Verb
lay down a time limit
bir zaman sınırı belirlemek Verb
maximum time limit
azami zaman haddi
observance of a time limit
zaman limitini gözetme
observe a time limit
zamansınırını gözetmek Verb
observe a time limit
zaman sınırını gözetmek Verb
observe the time limit
zamanaşımına riayet etmek Verb
provide a time limit
vade tespit etmek Verb
strict time limit
hak düşürücü mühlet
strict time limit
hak düşürücü süre
subject to a time limit
süreli Adjective
without time limit
vade siz
without time limit
vadesiz
limit of time
sınırı
limit of time
zaman sınırı
time-limit
zaman aşımı
English-Turkish phrases from Zargan's own database