teniste 40 ar sayı ile berabere kaldıktan sonra kazanılan ilk sayı.
mülkiyetindeki veya zilyetliğindeki bir şeyi göstermeye mecbur etmek için açılan dava
bazı sözcüklerin sonuna gelerek (a) sayısal ad, (b) şiir adı, (c) bitki adı yapar:
monad, Iliad, cycad gibi.
Suffix
özellikle anatomi deyimlerinin sonuna gelerek “-ye doğru” anlamı katar:
cephalad: başa doğru.
Suffix
seçkin pazar gazetelerinin eklerindeki reklamlara iliştirilmiş
kopartılabilen zımbalı kupon
saçmalarcasına, saçma/manâsız bir şekilde.
reklam ajansı
Noun, Advertising
keyfî, arzuya/isteğe göre.
reklam engelleme yazılımı
Noun, Advertising
reklam kampanyası
Noun, Advertising
buradan başlayarak sonuna kadar
Adverb, Law
(Lat) sonuna doğru (bir sayfanın , bölümün , vs
kampanya süresi
Noun, Advertising
özel, sırf bu maksatla, özellikle bunun için.
ad hoc committee: özel kurul, özel bir maksatla kurulan hey'et.
bir iş için bir defaya mahsus tayin olunan vasi
gelişigüzel girişimleri benimseme eğilimi
köklü planların yerine kısa vadeli
özel, şahsî: bir kimsenin akıl ve mantığına değil, hislerine ve menfaatlerine hitabeden.
fikre değil şahsiyete hücum eden.
tarafların anlaştığını ifade eder
sonsuz/nihayetsiz olarak, ilânihaye.
reklam gösterimi
Noun, Advertising
sonsuz/nihayetsiz olarak, ilânihaye.
sonsuz/nihayetsiz olarak, ilânihaye.
bu arada, bu müddet zarfında, geçici olarak, muvakkaten.
bu arada, bu müddet zarfında, geçici olarak, muvakkaten.
geçici olarak, muvakkaten.
yağlılık, şişmanlık, yağlanma, yağ bağlama.
doğaçtan/irticalen/hazırlıksız söylenen şey.
istenildiği kadar, arzuya göre.
zorunlu/mecburî/zarurî olmayan, ihmal edilebilir.
Adjective
zorunlu/mecburî/zarurî olmayan, ihmal edilebilir.
Adjective
(Lat) bir davada küçük bir çocuğu temsil etmeye atanmış vasi
bıktırıncaya/tiksindirinceye kadar.
reklam ağı
Noun, Advertising
reklam network’ü
Noun, Advertising
(Lat) imzalanmış olmasına rağmen ayrıntıları üzerinde henüz durulması gereken bir sözleşme için kullanılır
ileri bir tarihte dikkate alınmak üzere
ilgili, yerinde.
an ad rem remark: yerinde bir ihtar.
dolambaçsız, doğrudan doğruya, dobra dobra.
to reply ad rem: dobra dobra cevap vermek.
reklam sunucusu
Noun, Advertising
reklam alanı
Noun, Advertising
reklam harcamaları
Noun, Advertising
reklam birimi
Noun, Advertising
değere göre.
ad val. = ad valorem duty: değer /kıymet üzerinden alına gümrük resmi.
to pay a duty ad val. = ad valorem: malın değeri üzerinden vergi ödemek.
değere göre.
ad val. = ad valorem duty: değer /kıymet üzerinden alına gümrük resmi.
to pay a duty ad val. = ad valorem: malın değeri üzerinden vergi ödemek.
malların ya da hizmetlerin toplam değeri üzerinden belirli bir oranda alınan vergi
vergi borcunun belirli bir oranla hesaplandığı vergi tarifesi
harfiyen, kelimesi kelimesine.
reklam görünürlüğü
Noun, Advertising
banner reklam
Noun, Advertising
küçük ilân (bazen sadece
classified denir).
belli bir amaç için tayin olunan vasi
Avrupa Topluluğu'nun tüm ülkelerinde kullanılmak üzere hazırlanmış bir reklam
bir iş için bir defaya mahsus tayin olunan vasi
(US) (yayımcı) kendi reklamı
iş ilanı
Noun, Human Resources
mobil reklam
Noun, Advertising
gazete reklamı
Noun, Mathematics
(Lat) konu ile ilgisi yok
birinin mahkemede tanıklık etmesi için mahkeme emri
vb telefonla ilan vermek
Verb
(US) televizyonda reklam yasağı
televizyon reklam gelirleri
Noun
televizyon reklam gelirleri
Noun
metin reklam
Noun, Advertising
metin reklam
Noun, Advertising
geçiş sayfası reklamı
Noun, Advertising
ara reklam
Noun, Advertising
video reklam
Noun, Advertising
küçük ilân (bazen sadece
classified denir).