mutabakat hasıl olmuş hesap
(sözleşmeler üzerine yazılan sözler) okunup kabul edilmiştir
tarafların karşılıklı anlaşması ile davanın düşmesi
mutabık kalınan tarihte ödemek
Verb
aksine bir anlaşmaya varılmamışsa
tarafların maddi hususlarda tamamen uyuşmuş durumda sade hukuki bakımdan durum tespiti için yetkili mahkeme
önüne getirdikleri hususi hukuk anlaşması
üzerinde anlaşılmış durum
(borç) üzerinde anlaşmaya varılan süre
(devletler hukuku) üzerinde anlaşmaya varılan protokol
götürü fiyat üzerinde anlaşılan miktar
üzerinde mutabık kalınan fiyat
greve gitmeden şikâyetlerin çözüm yollarını aramak için işveren ile sendika (lar) arasında anlaşmaya varılan prosedür
üzerinde mutabık kalınan rota
taraf avukatlarca kabul edilmiş gerçekler
Noun
taraf avukatlarca kabul edilmiş olan gerçekler
Noun
ittifakla mutabık kalınmıştır
taşınan beher parça için taşıyıcının sorumluluğunu sınırlayan bir konşimento koşulu
mutabakatlı değer sigortası
Noun
mutabakatlı değer sigortası
Noun
meblağı tarafların anlaşmasına bağlı sigorta poliçesi
olur! tamam! hayhay! kabul!.
mutabakat hasıl olmuş hesap
üzerinde mutabık kalınan meblağ
taraflarca anlaşıldığı üzere
mutabakat sağlanmış hesapların bakiyesi
toplu sözleşmeyle üzerinde anlaşmaya varılan çalışma saatleri
Noun
üzerinde anlaşılan (mutabık kalınan) şartlar
Noun
üzerinde mutabık kalınan süre içinde bir yükümlülüğü yerine getirmek
Verb
aşağıdaki gibi anlaşmıştır
aşağıdaki hükümler üzerinde anlaşmıştır (uluslararası sözleşmelerde)
konusunda mutabık kalındığı varsayılarak
karşılıklı olarak mutabık kalındığı üzere
üzerinde anlaşmaya varılan ücret
üzerinde anlaşmaya varılan kira
onu çağırmaya karar verdiler