carriage

English-Turkish Translation

  1. Noun araba, (atlı) binek arabası.
  2. Noun vagon, yolcu vagonu.
    I'll be sitting in the 3rd carriage from the front of the train. (ABD'de
    bu anlamda
    car kullanılır)
  3. Noun top arabası.
  4. Noun kızak, şaryo, bir makinenin (diğer bir parça üzerinde) hareket eden parçası.
    the carriage of a typewriter.
  5. Noun tavır, duruş, vaziyet.
  6. Noun (a) taşıma, nakliye, nakil.
    the expenses of carriage: taşıma masrafları. (b) taşıma/sevk/nakliye ücreti.
  7. Noun yönetim, idare.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

(railroad) end carriage
son vagon
(typewriter) carriage
şaryo
air carriage
hava nakliyatı
air carriage
hava taşımacılığı
arriage and carriage
eskiden hizmetkârlardan istenilen sınırı belirsiz kanun dışı hizmetler
baby carriage
bebek arabası Noun, Home
baby carriage
(US) çocuk arabası Noun
bad turnover in a carriage
taşıt aracının müessif bir kaza geçirmesi
bill of carriage
irsaliye
bill of carriage
nakliye senedi
change of carriage
vagon değiştirme
charge for carriage
nakliye ücreti talep etmek Verb
charge for carriage
navlun ücreti talep etmek Verb
charge for carriage
nakliye ücreti
charges of carriage
nakliye ücreti
composite carriage
karışık düzenli vagon
contract of carriage
nakliye mukavelesi
contract of carriage
taşıma mukavelesi
corridor carriage
koridorlu vagon
cost of carriage
nakliye ücreti
electric motor carriage
drezin
end carriage
(demiryolu) son vagon
express carriage
acele mal sevkıyatı
express carriage
(Br) ekspres tren
first class carriage
birinci sınıf vagon
first class carriage
birincisınıf vagon
first class railway carriage
birinci sınıf vagon
first-class carriage
birinci sınıf vagon
first-class carriage
(Br) birinci sınıf vagon
freight and carriage
(Br) deniz ve kara yükü
front carriage
ön vagon
go halves in the expense of a carriage
taşıt ücretini yarı yarıya bölüşmek Verb
go halves in the expenses of a carriage
taşıt ücretini yarıyarıya bölüşmek Verb
gun carriage
top kundağı. Noun
hackney carriage
halk taşıma aracı
hackney carriage
şoför mahalli
handle with care in carriage
taşınırken kırmamak için dikkatli davranmak Verb
horse carriage
at arabası Noun, Land Transport
horsedrawn carriage
binek arabası Noun
horse-drawn carriage
at arabası Noun, Land Transport
horseless carriage
otomobil.
hospital carriage
hastane arabası Noun
invalid carriage
sahibince kullanılan tekerlekli sakat koltuğu
land carriage
karayolu nakliyatı
land carriage
kara taşımacılığı
law of carriage
taşımacılık kanunu
mail carriage
posta vagonu
means of carriage
taşıt aracı
parcels carriage
koli sevkıyatı
passenger railway carriage
(Br) yolcu tren vagonu
pay the carriage
taşıma ücretini ödemek Verb
pay the carriage
yolculuk ücretini ödemek Verb
period allowed for carriage
sevkıyat için müsaade alınan süre
public carriage
kamu taşıt aracı
rail carriage
tren taşımacılığı
railway carriage
(Br) demiryolu vagonu
rate of carriage
taşıma ücret tarifesi
risks of carriage
taşıma esnasındaki riskler Noun
saloon carriage
yataklı ve yemekli demiryolu vagonu.
second- class carriage
ikinci sınıf vagon
second-class carriage
ikincisınıf vagon
second-class carriage
(Br) ikinci sınıf vagon
second-class carriage
ikinci sınıf vagon
sleeping carriage
yataklı
sleeping carriage
yataklı vagon
sleeping carriage
(Br) yataklı vagon
slip carriage
trenin durmadan geçtiği bir istasyonda bıraktığı vagon. Noun
smoking carriage
sigara içilen vagon
state carriage
merasim arabası Noun
terms of carriage
taşıma şartları Noun
third- class carriage
(demiryolu) üçüncü sınıf vagon
through carriage
(Br) direkt giden vagon
through carriage
direkt giden vagon
water carriage
su borusu
water carriage
su yolu nakliyatı
water carriage
su taşıma aracı
water carriage
suyolu nakliyatı
water carriage
su yolu ile taşıma
carriage account
nakliye hesabı
carriage account
navlun hesabı
Carriage and Insurance Paid To (CIP)
Taşıma Ücreti ve Sigorta Ödenmiş Halde Teslim Noun, Commerce
carriage and pair
2 atlı araba.
carriage back
dönüş navlunu
carriage body
araba üst gövdesi Noun
carriage body
karoser
carriage body
karoseri
carriage bolt
araba cıvatası.
carriage builder
araba ustası.
carriage by air
hava nakliyatı
carriage by canal
kanal taşımacılığı
carriage by land
karayoluyla taşıma
carriage by mail
posta ile taşıma
carriage by rail
tren ile taşıma
carriage by road
karayolu nakliyatı
carriage by sea
deniz nakliyatı
carriage charges
taşımacılık ücreti
carriage charges
nakliye ücreti
carriage charges
navlun ücreti
carriage chart
navlun
carriage cost
(Br) İngiltere'de mal teslimi bedeli
carriage cradle
eşya filesi
carriage dog
Dalmaçya köpeği, kızak köpeği.
carriage entrance
araba girişi
carriage examiner
(Br) bilet kontrolörü
carriage expense
nakliye masrafı
carriage foq
ücretsiz nakliye
carriage forward
(mal) taşıma ücretini alıcısı ödeyecek.
carriage free
(mal) taşıma ücreti gönderici tarafından ödendi.
carriage freight
nakliye masrafları Noun
carriage house
garaj
carriage inwards
firmanın satın aldığı mallar için ödediği nakliye ücreti
carriage inwards
bir firmanın satın aldığı mallar için ödediği nakliye ücreti
carriage lamp
otomobil lambası Noun
carriage of a bill
(US) bir önergenin onaylanması
carriage of a motion
bir önergenin kabulü
carriage of goods
mal taşıması
carriage of goods
mal nakliyesi
Carriage of Goods by Sea Act (COGSA)
Deniz Taşımacılığı Kanunu Noun, Law
carriage of letters
mektup taşıma
carriage of parcel
paket taşıma
carriage of parcels
paket taşıma
carriage of the mail
posta nakliyatı
carriage on hire
ücretli taşıma
carriage on hire
ivazlı nakliyat
carriage outwards
satışı yapılan malın nakliye ücretinin belirli bir noktaya kadar satıcıya ait olduğunu belirten terim
carriage outwards
satışı yapılan malın nakliye ücretinin belirli bir noktaya kadar satıcıya a
Carriage Paid To (CPT)
Taşıma Ücreti Ödenmiş Teslim, Taşıma Ödenmiş Olarak Teslim Noun, Commerce
carriage prepaid
navlun ücreti ödenmiş
carriage rates
nakliye ücret tarifesi
carriage receipt
nakliye makbuzu
carriage release
daktilo şaryosu Noun
carriage return
satırbaşı Information Technology
carriage road
nakliyat yolu
carriage stock
mal mevcudu
carriage stock
stoku
carriage trade
lüks sanayii
carriage wheel
araba tekerleği
carriage works
vagon fabrikası.
(carriage ,)
Br yolcu vapuru
(carriage ,)
özel otomobil
charge the carriage of the parcel in advance
paketin taşıma (posta) ücretini peşinen istemek Verb
hitch a carriage onto the train
trene bir vagon bağlamak Verb
law of carriage by air
hava taşımacılığı kanunu
law of carriage by sea
deniz taşımacılığı kanunu
pack a carriage with passengers
bir vagonu tıka basa yolcuyla doldurmak Verb
pay the carriage for a parcel
paketin posta ücretini ödemek Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database