cut up

English-Turkish Translation

  1. (a) doğramak, (parça parça) kesmek, dilimlere/parçalara ayırmak, parçalamak, (b)
    k.d. muziplik/yaramazlık/haşarılık/edepsizlik
    yapmak.
    They got a scolding for cutting up in church. (c)
    argo üzmek, ıstırap/elem/keder vermek, çok dokunmak/etkilemek.
    be cut up: çok üzülmek/müteessir olmak.
    She was really cut up when her husband left her. (d)
    argo aleyhinde bulunmak, şiddetle tenkit etmek.
    The writer's latest book was so cut up in the newspapers that few people bought it. (e) bozmak, hezimete uğratmak, mahvetmek.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

cutup
maskara, komik, güldürücü kimse, palyaço, gösterişçi/şakacı/alaycı kimse. Noun
cut up a book
bir kitabı keserek açmak Verb
cut up fat
büyük servet bırakmak Verb
cut up finely
kıymak Verb
cut up for sale
satmak için parçalara ayırmak Verb
cut up rough about something
bir şeye çok içerlemek/kızmak, bir şeyi mesele yapmak.
cut up the enemy's forces
düşman kuvvetlerini yok etmek Verb
cut up well
zengin olmak Verb
cut up well
büyük miras bırakmak Verb
be cut up finely
kıyılmak Verb
have someone cut up sth
kıydırmak Verb
to cut up rusty
darılmak, güvenmek, küsmek.
cut or chopped up (in a certain way
kıyımlı
English-Turkish phrases from Zargan's own database