Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
entirety
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Noun
tümlük, bütünlük, tamlık, tamamlık, tamamiyet, noksansızlık, mükemmellik.
Noun
tüm/bütün/noksansız şey, bütün.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
apply in its entirety
bütünüyle uygulamak
Verb
estate by the entirety
karı koca arasında bütün malları üzerinde iştirak halinde mülkiyet
estate by the entirety
karı-koca arasında bütün malların iştirak halinde mülkiyet
examine a question in its entirety
bir sorunu bütünüyle ele almak
Verb
in its entirety
bütünü ile, tümüyle, tamamen, eksiksiz, noksansız (olarak).
to fulfill an order in its entirety
:
bir emri eksiksiz yerine getirmek.
relate a story in its entirety
bir hikâyeyi baştan sona anlatmak
Verb
tenancy by the entirety
karı-koca arasında belli bir mal veya bütün mallar üzerinde geçerli olan mal ortaklığı
tenant by the entirety
karı-kocanın belirli bir mal veya bütün mallar üzerindeki ortaklığı
entirety of estate
emlakin tümü
this regulation shall be binding in its entirety and directly applicable in
bu tüzük üye devletlerde bütünüyle bağlayıcıdır ve doğrudan uygulanır.
this Regulation shall be binding in its entirety and directly applicable in
bu Tüzük Üye Devletlerde bütünüyle bağlayıcıdır ve doğrudan uygulanır
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.