Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
evlat
Cozy
Turkish-English
Terms/Phrases
Turkish-Turkish
Turkish-English Translation
child
daughter
descent
offspring
sonny
children
scion
son
issue
Turkish-English translations from Zargan's own database
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
Turkish-English Phrases
çocuğu evlatlıktan reddetmek
to disown a child
Noun
Çocukların Korunması ve Uluslararası Evlat Edinilmeleri Hususunda İşbirliğine Dair Sözleşme
Convention on Protection of Children and Co-Operation in Respect of Intercountry Adoption
Noun, International Law
Evlad-ı Resul
descendants of the Prophet
Noun, Religion-Faith
evlat edinme
adoption
Noun, Civil Law
Evlat Edinmeye İlişkin Kararların Tanınması, Uygulanacak Hukuk ve Yetkiye Dair Sözleşme
Convention on Jurisdiction, Applicable Law and Recognition of Decrees Relating to Adoptions
Noun, International Law
erkek üvey evlat
stepson
ilk evlat
first born
kız evlat
daughter
kız veya erkek evlat
child
meşru evlat
legitimate issue
örnek evlat
pattern son
süt evlat
foster child
üvey evlat
poor relation.
My department has always been treated as the poor relation of the company.
Noun, Idioms
evlat bırakmak
to leave issue
Verb
evlat bırakmamak
to leave no issue
Verb
evlat edinen
adopter
evlat edinen ana baba
adoptive parents
evlat edinilen kişi
the adoptee
evlat edinilen kız
adoptive daughter
evlat edinilen oğlan
adoptive son
evlat edinilme yoluyla mirasçı
heir by adoption
evlat edinilmemiş çocuklar
unadoptable children
evlat edinilmesi
adoption of children
evlat edinilmiş
adopted
evlat edinilmiş
legally adopted
evlat edinilmiş çocuk
adopted child
evlat edinme
adoption of a child
evlat edinme kararı
adoption order
evlat edinme yoluyla mirasçı
heir by adoption
evlat edinmeden doğan hısımlık
civil cognation
evlat edinmeden doğan hısımlık
adoptive relationship
evlat edinmek
to adopt
Verb
evlat edinmek
to adopt a child
Verb
evlat katilliği
child murder
evlat öldürme suçu
prolicide
bir çocuğun evlat edinilmesi
adoption of a child
büyük evlat hakkı
right of seniority
büyük evlat hakkı
right of primogeniture
büyük evlat hakkı
birth right
büyük evlat hakkı
primogenital right
büyük evlat hakkı
primogeniture
hem de evlat edinmeden doğan hısımlık
mixed cognation
ilk evlat hakkı
privilege of birth
ilk evlat olma
primogeniture
kanuni evlat edinme
legal adoption
manevi evlat, ana, baba, süt kardeş vb.
foster
üvey evlat muamelesi görmek
to be treated / seen / regarded as the poor relation.
My department has always been treated as the
poor relation of the company.
Verb, Idioms
vasiyet üzerine evlat edinme
adoption by testament
evlât
scion
evlât
seed
evlât
fruit
evlât
offspring
Turkish-English phrases from Zargan's own database
Turkish Dictionary (
Kubbealti Turkish Dictionary
)
Bir anne ... veya kızları
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit
www.kubbealtilugati.com
for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.