intention

English-Turkish Translation

  1. Noun, Criminal Law kasıt
  2. Noun, Law kast
  3. Noun niyet
  4. Noun niyet, maksat, meram, murat, kasıt.
    I'm sure he had no intention of hurting your feelings.
  5. Noun amaç, gaye, erek, hedef.
    My intention was to buy a big house.
  6. Noun, Logic (a)
    primary intention = first intention ile ayni anlama gelir. ana kavram, temel kavram: bir özdeğe
    yönelen zihinde oluşan bilinç. (b)
    second intention = secondary intention ile ayni anlama gelir. kavramların özellikleri/tasnifi/birbiriyle ilgisi.
  7. Noun, Medicine yaranın kapanma tarzı.
    heal by first intention: yaranın iz bırakmadan iyileşmesi.
  8. Noun (bkz: intentness ).
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

express one's intention
niyetini belirtmek Verb
give someone notice of one's intention
birine niyetlerini bildirmek Verb
intimate one's intention
niyetini ima etmek Verb
unilateral declaration of intent
tek taraflı irade açıklaması Noun, Civil Law
bad intention
suiniyet
bad intention
kötü niyet
capital intention
sermaye eğilimi
cherish a secret intention
maksadı gütmek Verb
communication of intention
niyet bildirme
declaration of intention
Amerikan vatandaşlığına girmek isteyen yabancının yetkili mahkeme huzurunda eski vatandaşlığını terk
etmek ve ABD vatandaşlığına girmek hususundaki ka
declaration of intention
istem bildirimi
declared intention
açıklanan niyet
defective intention
niyette kusur
dissuade from a good intention
aklııni çelmek Verb
dissuade someone from a good intention
akılıni çelmek Verb
evidence of intention
niyet gösteren delil
expression of intention
niyet beyanı
first intention
intention (4a).
implied intention
zımni niyet
incidental intention
gizli maksat
primary intention
intention (4a). Noun
representation of intention
niyetin açıklanması
second intention
ikincil kavram.
intention of a law
kanunun maksadı
intention of a law
amacı
intention of fraud
dolandırıcılık kastı
intention of the parties
tarafların niyeti
intention to appropriate
sahip olma kastı
intention to appropriate
sahip olma kasıt stıı
intention to create legal obligation
kanuni yükümlülük doğurma kastı
intention to create legal obligation
kanuni yükümlülük doğurma kasıt stıı
intention to damage
zarar verme kastı
intention to deceive
aldatmak kastı
intention to make a gift
bir bağışta bulunma niyeti
intention to marry
evlenme niyeti
intention to release a debt
bir borcu ibra etme niyeti
intention to resign
istifa etme niyeti
look for an evil intention in everything
her şeyde bir kötü niyet aramak Verb
look for an evil intention in everything
her şeyde kötü niyet aramak Verb
with the intention of -ing
… maksadıyla, niyetiyle.
I have not the slightest intention of -ing/to … : …'e hiç niyetim yok.
English-Turkish phrases from Zargan's own database