isim

Turkish-English Translation

  1. name
  2. title
  3. noun
  4. Noun designation
  5. appellation
  6. substantive
  7. (Lat.) nomen
  8. appelation
  9. first name
  10. given name
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

cins ismi
nomen generale
hesap ismi
account heading
İsminiz nedir?
What's your name? Sentence
İsminiz?
What's your name? Sentence
İsminizi öğrenebilir miyim?
What's your name? Sentence
rütbe ismi
title
yer ismi
location name Noun
yer ismi
place name Noun
belirli bir sınıfa küçültücü nitelikte verilen isim
gentry
büyük ve önemli isim
big name
cins isim
common noun
cins isim
specific name
cins isim
common name (noun)
coğrafi isim
geographical name
herkesçe tanınan bir isim
household name Noun
ilk isim
forename
kanunen korunan isim
proprietary name
müstear isim
pen name Noun, Language-Literature
müstear isim
pseudonym Noun, Language-Literature
ortak isim
collective name
özel isim
proper noun
özel isim
proper name
soyut isim
abstract noun
ticari isim
trade name Management
isim ...
nominal
isim almak
to adopt a name Verb
isim anası
matima Noun
isim belirlemek
to adopt a name Verb
isim değişikliği
change of name
isim günü
name day
isim hakkı
right to use name Noun, IP Law
isim hakkı
franchise fee Noun, IP Law
isim hakkı ücreti
royalty Noun
isim hatası
error nominis Noun
isim ile ilgili
nominal
isim inde
by name
isim koyma hakkı
right to name
isim koymak
to denominate Verb
isim koymak
to call Verb
isim levhası
name plate Noun
isim listesi
record of names
isim listesi
nominal register
isim listesi
roster
isim listesi
list of names
isim listesi
nominal list
isim listesi
nominal roll
isim listesi
index of names
isim listesi
scrip
isim öbeği
noun phrase Linguistics
isim plakası
name plate Noun
isim plakası
nameboard Noun
isim plakası
name board Noun
isim sponsoru
title sponsor Management
isim takmak
to tag Verb
isim türünden
nominal
isim ücreti
royalty payment
isim vermek
to call Verb
isim vermek
to name Verb
isim yapmak
to make a name for oneself Verb
isim zikretme
particularization
isim zikretmek
to particularize Verb
(borsa) isim fişi
name ticket
(parlamento , Br) isim çağrılarak oylama yapmak
to divide the house Verb
(radyo , TV) istasyon isim ve yerinin verildiği zaman
station break
bir isim karşısına kontrol işareti koymak
to put a tick against a name Verb
bir isim taşımak
to bear a name Verb
bir listeden isim okumak
to check off names on a list Verb
bir mezara isim yazmak
to inscribe a tomb with a name Verb
birine isim takmak
to call someone names Verb
bu isim bana bir şey ifade etmiyor
the name conveys nothing to me
hissedarların isim listesi
nominal list of shareholders
jüri üyeleri isim listesi
panel
kendine bir isim takmak
to assume a name Verb
listeden isim okumak
to call off names from a list Verb
listeye bir isim kaydetmek
to enter a name on a list Verb
referans olarak bir isim vermek
to use a name as reference Verb
yanlış isim koymak
to misname Verb
yanlış isim kullanma
to misnomer
yanlış isim vermek
to miscall Verb
Başka bir işim var.
I have plans.
Bir işim çıktı.
Something has come up.
Bir işim çıktı.
Something's come up.
bu benim işim , seni ilgilendirmez
that's my business and none of yours
bugün çok işim var
I am really pressed today
İşim var.
I have plans.
işim yetmiyormuş gibi
add to my work
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Zaman ve hareket kavramı taşıyarak nesneleri ... ve ism-i mef’ul, partisip
  2. Varlıkları birbirinden ayırmaya, tek tek veya ... karşılamaya yarayan kelime, ad
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.