alın teriyle, çalışıp çabalayarak.
He makes his living by the sweat of his brow.
alnının teriyle yaşamak
Verb
alnının teriyle para kazanmak
Verb
çok kolay, işten bile değil, mesele yok, vız gelir.
çoğunlukla asker olan deneymli kişi
(a) sonuna kadar dayanmak, tahammül etmek, (b) gayretle çalışmak, sebat edip bitirmek/başarmak.
pratisyen hekimi çok çalıştırarak istismar etmek
Verb
ter arısı
(Halictidae) : terleyenlere musallat olan arı.
Noun
(a) pek çok çalışmak, büyük baskı altında olmak, imanı gevremek, anası ağlamak, canına okunmak, (b) ecel
terleri dökmek, büyük endişe/üzüntü/korku içinde olmak.
He was sweating blood while she was in the operating room.
(a) çok sıkı çalışmak, ter dökmek.
He sweated blood to finish his project on time. (b) ecel teri
dökmek, üzüntü ve endişe ile beklemek.
The engine of the airplane stopped and the pilot sweated blood as he glided to a safe landing.
ambarda olan terlemeden doğan hasar
alınteri payı (şirkete para yerine emek koyan tarafın aldığı hisse)
güçlük baskı vb ya rağmen direnmek
Verb
dar jimnastik pantolonu.
Noun
(US) endişeyle beklemek
Verb
eşofman
Noun, Textile Industry